4 Ocak 2015 Pazar

selam olsun

cagimizin hastaliklarindan kendini yalniz hissetme, toplumdan kendini soyutlama, kendi derdine ortak bulamama vs. dertlerinden kendimin de muzdarip olmasi e tabiki de beni yazmaya itti. oguz atayin da dedigi gibi: bravo insanlar, bana bunu da yaptirdiniz! kendime engel olamiyorum. insanlari, yazarlari, sarkicilari gectim; ben koltugu, cay kasigini, kalorifer petegini elestirmek istiyorum. ve beni dinleyin dostlarim, dinleyin cunku cok bunaldim. oncelikle bulundugum sehir ve onun gozlerinden, agzindan ve yuruyuslerinden kotuluk akan insanlari olmak uzere yatagimdan, yorganimdan, her sabah kaloriferin kenarindaki sandalyesine oturdugum yemek masasindan, 1 numara beklemekten, kalpli siyah coraplarimdan, annemin eski catal takimindan... yazarken yoruldum iste, ben her seyden bunaldim. bir gitmek ihtiyaci hissediyorum ama nasil, butun kemiklerimde, butun hucrelerimde, kalbimden kanima, parmaklarimin ucuna. ama bekliyorum, bir daha donmemecesine gitmek icin dogru zamani bekliyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder