9 Ocak 2015 Cuma
balon
her gun gordugunuz ama tanimadiginiz insanlarin hikayelerini merak etmez misiniz hic? mesela ise giderken karsilastiginiz temizlik gorevlisi, kapinizin onunden gecen sapkali cocuk, dukkani acarken topuk sesleriyle kaldirimi inleten kirmizi rujlu kadin.. ben ederim, hatta etmekle kalmam otururum hayale. her gun minibuste kucaginda dunyalar tatlisi bir bebekle genc bir bayan goruyorum. genelde bu kadar sirin bir bebekle dolasan anne cevreden gelen masallahlara, oksamalara sevecen bakislarla karsilik verir ya da boyle seylerden hoslanmayanlar yapmacik bir gulumsemeyle karsidakininin mutlulugunu dondudur ya; bu kadinin bakislarinda farkli bir sey var. sanki tum insanliktan nefret ediyormus gibi, sanki hepimiz hastalikliymisiz da oglunu bizden koruyormus gibi, sanki insanlikla gorecegi bir hesabi varmis gibi.. oturup -ne haddimeyse- bu genc kadin icin yasam oykusu olusturdum, sadece bakislarindan. lisede aska dusmus sanki hani o an mutlu sonla bitecek gibi hissedersiniz ya iste ondan her seyinizi ama her seyinizi koyarsiniz ortaya cunku ondan baska kimse olmayacaktir hayatinizda bu kendi adinizdan sonra emin oldugunuz tek seydir, oyle bir ask. her cuma okul cikisi gizlice bulusup yollarda yurumeler, bankta oturmalar... hani olur ya filmlerden gorursunuz sadece iki kisi olmak romantik gelir biz genclere boyle sussuz gosterissiz heyecanlar cezbeder.. oyle kaptirmis kendini genc kadin oyle kaptirmis ki bu aski vucutlariyla muhurlemek istemisler bir hatadir genclik atesi olan olmus, cocuk korkup birakmis kalmis bir basina. annesi once duyunca ciglikla evi yikmis ama babanin tepkisini gorunce kizindan, canindan taraf cikmis. evden atildiginda ona destek olmus, evden pazara cikiyorum diye onun yanina gitmis aglayarak dertlesmisler falan. derken bu sirin varlik dunyaya gelince kadin bakmis ki hayatinda daha once hicbir bakis ona boyle mutluluk vermedi, onun icin ayakta kalmaya savasmis tek basina. tek basina. ailesiz arkadassiz. insanliga nefreti bu yuzden. hakli da diyorum kim suclayabilir ki. kim bilir her sabah cocugu kucaginda gittigi isi ne zorluklarla buldu, yasitlari universitedeyken. o inene kadar hep hikayesine bir ayrinti ekler, gozden gecirir, onu izlerdim. kendimi bir sekilde bu minibuste onu bir tek ben anliyorum diye mutlu olurdum. derken dun esiyle birlikteydiler minibuste, cocugu kucaktan kucaga alip gulduruyorlardi. o an onlar icin kurdugum hayat balonuna igne degdirdiler sanki. dusundum onun icin cizdigim yolu, kendi kendime "ne kadar da sacmalamissin" diye guldum katila katila yine onlari izleyerek. neden bu minik cocuga bu kadar aci dolu bi ozgecmis yarattim? o kadar sevgi ve mutluluk varken neden turk dizisine cevirdim olayi? bu da benim ic karaltimdan ileri geliyor heralde, bunu sonra uzun uzun konusuruz.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder